Kitabı tam olarak hatırlamıyorum. Ama çok güzeldi. Okuyalı bir yıl olmuyor. O kitap bana okumayı sevdirtti. Kitabımı okumuştum. Okuldan bi arkla değiştirecektim. Hiçkimse çıkmadı.Sonra bi ark dedi değiştirelim. Bu kitap beni sıktı ( okumayla pek alakası yoktur arkın
) Bu kitabı inceledim. Sonra bu serinin 2 kitabını daha okumuştum. Çok güzelerdi. Bu kitabı da en merak ettiğim kitabıydı. Hemen aldım ve okumaya başladımm ...
Bir çocuğun hayatını anlatıyor kitap. Çocuk Bodrum da bir sahilde oturmakta. Okuyor, dersleri de iyi. Yazları ise çalışıyor. Bodrum daki tarihi yerleri gezdiriyor turistlere. Ve bu yüzden hemen hemen tüm dilleri biliyor genç yaşta.
Bir gün bir yat yaklaşıyor limana. Fazla lüks değil ama içinden iyi bir çocuk çıkıyor. Bizim başrol oyuncusu Adem, Kris adındaki bu çocukla çok iyi arkadaş oluyor. Birbirlerine gidip geliyorlar. Ailesi ile de çok iyi. Fakat bu Kris ansızın 2 ajanın oğlu çıkıyor. Ama üvey oğlu. En sıkı dostu Adem ise buna şaşırıyor. Kris utancından kaçıyor. Adem bir kızla daha tanışıyor. Bu üç kişi çok iyi arkadaş olup yedi zorlukla başa çıkıyor. Fakat bu Adem Midos Kartalı denen tarihi bir eserin içine giriyor çok öncelerden. İlerliyor bu mağarada fakat bir şey bulamıyor ve korkup çıkıyor.
Neyse kitabın en sonunda bu 3 arkadaş buraya girmeye karar veriyor ve girip çok gizemli sırları çözüyorlar. Adem ise Arkeolog olma isteğine kavuşuyor. Kendisinin öldüğünü düşünen ailesine de kavuşuyor. Ve mezar tünelleriyle alakalı pek çok bilgiveriyor bu kitap. % 100 okumanızı öneririm. Burada size anlatırken kafamda yeniden canlandı ve şu anda çok mutluyum. Mutlaka alın ve okuyun. O kitap şu anda arkımda. O arkımdan geri alıp yeniden okumayı hevesliyorum. Şu anda düşündüm. Haydi bakalım. Sizde paylaşın okuduğunuz kitaplarınızı...
Gülten Dayıoğlu
Midos Kartalının Gözleri